18 Haziran 2013 Salı

Kurtarmak mı yoksa düşmek mi?

Mutlu olduğumu sandığım an aslında ne kadar yanıldığımı öğrendim.. hiç bir zaman düşündüklerim gerçek olmadı veya olamayacak kadar güzel rüyalardı sanırım.. zaman geçti, yıllar geçti hep düşündüm ve hep insanları iyi etmeye çalıştım, işte saçma ve bir o kadar güzel olan bir duygu, bir düşünceydi işte.. kurtardıklarım oldu, kaybettiklerim oldu, yaşadıklarım oldu, yaşattıklarım oldu, sevdiğim oldu ve kimi zaman bende sevildim ama işte hep geçti ve gitti.. Masum bir düşüncem vardı ve hep derdim ya hayat güzel ve kötülük her zaman savaşılarak aşılır ancak hep bu düşünceme karşı çıktılar ve en çok zarar verenlerde işte bu karşı çıkanlar oldu sanki kendilerinin kötü olduğunu biliyormuş gibi işte.. Ama alıştım hepsine en önemlisi kendime alıştım.. ama kimi anlarım vardı ki pişmanlıklarla dolu ve bir daha geri gelmeyecek kadar güzel duygularla doluydu.. nasıl desem işte bilmiyorum hani insan acı doluda olsa geçmişini özler mi? işte özlüyorum saçma bir şekilde, tamam zarar gördüm veya düşüncelerim değişti ama en azından o düşünceler bana aitti ve o düşünceler bendim.. insanlar beni nasıl görüyor bilmiyorum pekte umursadığım söylenemez orası ayrı ama komik olan bana gelip değiştiğini söyleyenler.. yıllar boyunca görüşmediğim insanlar neler yaşadığımı bilmeyen insanlar bunu diyorlarsa tabi ki umurumda olmaz ama yinede içimde bir yerlerde hala iyi olmaya çalışan, dünyayı toz pembe gören birisi var ve yaşatmaya çalışıyorum, iyi olmaya çalışıyorum, mutlu etmeye çalışıyorum ama fazla geliyorum sanırım veya fazla umursuyorum belkide başkalarının mutluluğunu.. sanırım bundan sonra sadece bir kişiyi daha kurtaracağım o da bir ihtimal kendi benliğim olacak çünkü kendimden çok az bir parça kaldı temiz bir şekilde umut korları saçan, bunu kendimden başka kimse kurtaramaz.. paramparça bir ruh ve kanayan bir ten ile yürüyorum sonsuz bir yolda ya kurtulacağım ya da bir daha kalkmamak üzere düşeceğim..

6 yorum:

  1. Dünya iyi kalmak için fazla kötü ve insanlar onları iyileştirmeye çabalamana karşılık fazla değersiz.. Sen kendi içinde temiz kalan o parçaya sarıl sımsıkı, ne çoğaltmaya bak ne azaltmaya.. Seni hayatta tutan bu halidir belki de.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. belkide öyle ama işte o düşünce de malesef bencillik oluyor.. oysa paylaşıp çoğaltmak varken güzel duyguları bu itme isteği, kendinden uzaklaştırma isteği üzücü bir durum. Ama diğer yandan haklısın gerçekten bunca emeğe karşı değersiz bir çok kişi var çevremizde..

      Sil
  2. o kadar kişi olmasa şu anda bu bloglarda işimiz ne (:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. haklısın bu konuda en azından uzaklarda bir yerlerde birer ışık, birer parıldı görmek güzel :)

      Sil
  3. merhaba:)
    hepimiz aynı duraklardan geçiyoruz
    önceliği çevremizdeki insanlara vermemek bencillik diye nitelendirilebilir ancak yaşanılan olumsuzluklar onları çok da içselleştirmemiz gerektiğini öğretiyor bize
    onlarla ama kendi benliğimizi yitirmeden...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. merhaba teşekkür ederim yorumunuz için o halde.. belkide öyle ama herkes bu yoldan gidiyor ve giderek kendi içlerindeki ışıkları kaybediyorlar istemsiz bir şekilde..

      Sil