26 Aralık 2011 Pazartesi

Yüzleşme

Böyle garip ve bir o kadar yoğun bir hafta sonuydu, bir çok kesimden insanı inceleme şansı buldum, geçmişten ve gelecekten.. Hata yapan insanlar gördüm, pişmanlıkları su yüzüne çıkmış insanlar, dilekleri olan insanlar, geçmişlerinden kurtulamayan ah almış insanlar.. Kimi olaylar vardır hiç affedilmeyen, gurur işte burada ortaya çıkar bir şeyleri değiştirmeye çalışırken onlar yön verir sana ve düşünceler çıkmaz asla zihninden. İnsanlar dertli, insanlar kaygılı, insanlar çabalıyor çünkü her zaman geçmişleri önlerine çıkıyor, bunu yapmasaydım, şu olmasaydı diye. Uzun zaman sonra İstanbul'daydım, uzun zaman sonra bu kadar güzel gözüktü gözüme o essiz şehir, boğaz olsun kaldığım semt olsun dolaştığım sokaklar olsun güzel geldi, sanki yenilenmişti sanki boğaz'ın rengi daha da güzelleşmişti, önceden kapkara görürdüm ama şimdi sanki güneşin doğuşundan önceki o hiç bir yerde görmediğim hayranlıkla izlediğim mavilikteydi ve bunu fark etmek ne güzeldi. Geçmişten insanlarla görüştüm işte hatalarıyla yüzleşmiş olanlarla, geleceğe dair umutları olanlarla. Ama peki ya ben neredeydim o durumda? ne yapmam gerekiyordu? Bu aralar hep bunları düşünüyorum; mutluluk, umutlar, üzüntüler ve hayaller işte. Ama yorulduğumun farkındayım bende bütün gün uyuyarak geçirdim zaten tek üzüntüm kar yağarken konyak bulamadık ya ona yanarım ama olsun güzeldi, yüzleşmem gereken geçmiş ile yüzleştim ve anladım ki kazançlı olan benim, hayatımı yaşayan benim, kaderimi çizen benim, gülümseyen benim ve ileriye doğru adım atan yine benim.. İstiklal, Ortaköy, Etiler, Balta limanı, Üsküdar ve Kadıköy ne anılar gizli ne güzellikler saklı bir daha ki sefere görüşmek üzere gerekirse ithal konyak bulup boğazı geçerken yudumlayacağım bir kış vakti..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder